Duydum ki sefere çıkmaya azmediyorsun, etme
Bir başka dosta, bir başka yare meylediyorsun, etme
Zaten garipsin ne diye gidiyorsun gurbet ele, gitme
Hangi ciğeri yanmışa kastediyorsun, etme
Bizi bırakıp da gitme yaban ellere
Bir hırsız gibi bakma başkalarına, etme
Ey ay yüzlü, gökler bile altüst olmuş senin için
Bizi de öyle altüst edip gidiyorsun, gitme
Ne diye vaatler veriyor, yeminler ediyorsun, etme
Yemini de işveyi de kalkan ediyorsun kendine, etme
Dostlar düşman oldu birbirine kıskançlıktan
Bu dostu ne diye düşman ediyorsun ötekine, etme
Ey makamı varlığın ve yokluğun üstünde olan
Hangi sebeple varlık yurdunu terk ediyorsun, etme
Cennet de senin varlığına kul, cehennem de
Cennnetimizi cehennem ediyorsun bize, etme
Şekerliğindeki zehir zarar vermez bize
O zehri şekerle bir ediyorsun sen, etme
Şarap yerine gam sirkesi veriyorsun bize
Su yerine kan akıtıyorsun derelerden, yapma
Sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur gamdan
Ayı da öyle harap edip gidiyorsun, etme
Bizim dudağımız kurur, sen kuruyacak olsan
Gözlerimizi öyle yaşlarla dolduruyorsun, yapma
Aşıklarla baş edecek gücün yoksa eğer
Ne diye hayret ediyorsun aşka, etme
Dokunur diye helva vermiyorsun hastaya ama
Surat asıyor, daha da beter ediyorsun onu, etme
Harama bulaşan gözüm, güzelliğinin hırsızı
Ey hırsızlığa layık olan, hırsızlık ediyorsun, etme
İsyan et, ey dost, söz söyleyecek an değil bu an
Aşkın baygınlığıyla ne diye meşk ediyorsun, etme
Türkçesi: Dr. Halil İbrahim SARIOĞLU
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder